Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, “Kaynak, kendisi miktar olarak kıt. Kıt olan bir şey pahalı. Bu kaynağın ucuzlatılması Türk bankacılık sisteminin birincil hedeflerinden. Bankacılar olarak düşük faiz ortamını tercih ederiz.” dedi.

Aydın, Vodafone Türkiye’nin ana sponsorluğunda Capital ve Ekonomist dergilerinin öncülüğünde düzenlenen “CEO Club Bankacılar Zirvesi”nin açılışında yaptığı konuşmada, 2017’ye başlarken bu yılın daha iyi olacağını söylediklerini anımsattı.

Kredi derecelendirme kuruluşlarının ve uluslararası kuruluşların Türkiye ile ilgili yıl öncesi olumsuz görüşler beyan ettiğini dile getiren Aydın, bu konuda yanıldıklarını, Türkiye’nin ciddi büyüme oranı yakaladığını anlattı.

Aydın, bu kuruluşların “büyüme en yüksek yüzde 3 olur”, “borçlar ödenemez”, “Döviz borcu olan şirketler zor durumlar kalır”, “kredi büyümesi yavaş olur” gibi olumsuz şeyler söylediklerini hatırlattı.

Bu kuruluşların şimdi beklentilerini revize ederek yukarıya çektiklerini ifade eden Aydın, “Hem yanıldılar, hem yanılttılar. Beklentileri negatif yöndeydi.” diye konuştu.

Yılın ilk yarısında Türkiye’nin büyüme olarak yüzde 5’i geçtiğini, dış şoklara da dayanıklı hale geldiğini ifade eden Aydın, bankacılık sisteminde yaşanan gelişmelerden bahsetti.

Aydın, Türkiye’de çarkların döndüğünü ve sistemin tıkır tıkır çalıştığının altını çizdi.

– “Türkiye için elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız”

Aydın, bankacılar olarak ülkenin zorda olduğu dönemde ellerinden geleni yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini belirterek, ticari kredilerin dağılımında birçok sektörün ön plana çıktığını söyledi.

Turizm sektörünün zorda olduğu dönemde bu sektöre yönelik çlışmalar yaptıklarını dile getiren Aydın, “Cari açığın son derece önemli olduğu ülkede turizmi çok önemsiyoruz. Hızlı toparlanmadan mutluluk duyuyoruz.” diye konuştu.

Aydın, bireysel ve ticari kredilerde zorluk çıkarmadıklarını kaydederek Türkiye’de kaynakların kıt ve pahalı olduğunu, dikkatli kullanmaları gerektiğini aktardı.

Ağustos itibarıyla Türkiye’de bankacılık sektörünün kredi hacminin 1 trilyon 967 milyar liraya ulaştığını dile getiren Aydın, mevduatın ise 1 trilyon 601 milyar lira olduğunu bildirdi.

Aydın, “Yani topladığımız kaynakla verdiğimiz kredi arasındaki ilişkiyi bir kez daha hatırlatıyoruz. Buradaki marj açılıyor.” ifadelerini kullandı.

– “Türk bankacılık sistemi kredi veriyor”

Aydın, “2016 Ocak-Eylül döneminde 126 milyar liralık kredi artışımız var. 2017 Ocak-Eylül’de ise 262 milyar lira. 2 katından biraz fazla. Türk bankacılık sistemi kredi veriyor mu, vermiyor mu, verdik mi, vermedik mi rakamlar gösteriyor.” dedi.

Başkan Aydın, bu krediyi verebilmek için gereken kaynaktaki artışın ise 2 katından düşük olduğunu dile getirdi.

Kredi verebilmek için tüm imkanlarını seferber ettiklerini anlatan Aydın, şunları söyledi:

“Bütün bireylerin ve kurumsal firmaların kredi ihtiyaçlarını Türk bankacılık sistemi karşılamıştır, bundan böyle de karşılayacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ancak matematiği olmayan, uçtan uca sonuçlarını net görmediğimiz hesaplara ilişkin, ihtiyati tutumu devam ettirmemiz gerekiyor. Çünkü Türk bankacılık sisteminin aktif kalitesini de doğru ve önemli yönetmek durumundayız.”

– “Düşük faiz ortamını tercih ediyoruz”

Aydın, ülkede uygulanan mali ve parasal politikaların dışında bir bankacılık politikası beklenilmemesi gerektiğini belirterek, “Yani bir yandan sıkı para politikası uyguluyorsanız öbür taraftan bankalarda ciddi anlamda gevşeme politikalı bir yapı göremeyebilirsiniz. Ülkedeki politkalara uygun kendi stratejimizi belirlemek durumundayız ve öyle yapıyoruz.” dedi.

“Kaynak, kendisi miktar olarak kıt. Kıt olan bir şey pahalı.” diyen Aydın, bu kaynağın ucuzlatılmasının Türk bankacılık sisteminin birincil hedeflerinden olduğunu vurguladı.

Aydın, bankacılar olarak düşük faiz ortamını tercih ettiklerini belirterek, “Faizler düşük olmazsa yatırımcılarımızın rekabet etme işi güçleşir.” diye konuştu.

Faizlerin 2009-2014 döneminde aşağı yönlü olduğunu anımsatarak, faiz oranlarının o döneme doğru evrilmesi temennisinde bulundu.

Aydın, düşük faizin yatırımlar için teşvik edici olduğunu kabul ettiklerini kaydederek, ancak belirsizlik ve risklerin dünyada ve bölgede azalmasının da yatırımları olumlu kılacağını bildirdi.

– “Enflasyon ve tasarruf açığı ciddi problem”

Aydın, geleceğe yönelik riskleri daha düşük algıladıklarını belirterek, Türkiye’ye net sermaye girişinin devam edeceğini, piyasaları dengeli bulduklarını söyledi.

Dış ticaretteki olumlu gelişmelerin kendilerini de olumlu etkileyeceğini dile getiren Aydın, küresel toparlanmalarının katkısının da lehlerine olacağını bildirdi.Aydın, Türkiye’nin ufak kırılganlıklarda çabul etkilendiğini kaydederek, “Bizim aslında büyümeye daha fazla odaklanmamız lazım. Umutları hep yüksek tutmak lazım. Biz öyle bakıyoruz.” yorumunu yaptı.

Türkiye’nin iki ciddi probleminin enflasyon ve tasarruf açığı olduğunu aktaran Aydın, bu konudaki çalışmaları desteklediklerini söyledi.

Aydın, Türkiye’nin güçlü bir bankacılık sistemi, girişimci ruhu, bankacılık potansiyeli olduğunun altını çizerek, sadece zayıf yönlere odaklanılmaması gerektiğini bildirdi.

Başkan Aydın, Türk bankacılık sisteminin dün olduğu gibi bugün de yarın da Türk ekonomisinin büyümesine destek olmaya devam edeceğini vurguladı. Toplantıda bulunanların Türkiye’ye yatırım yapmaya devam etmesi yönünde çağrıda bulunan Aydın, yatırımcıları desteklemeyi sürdüreceklerini sözlerine ekledi.

– “Maliyetleri yönetmede çok önemli gündem bizi bekliyor”

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Şahin ise, bankacılık sektörünün dijitalleşmeye önderlik eden sektörlerin başında geldiğini belirterek, nesnelerin interneti teknolojisinin bankacılık için birçok yenilik barındırdığını söyledi.

Bu yeniliklerden örneklerle bahseden Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunların hepsi büyüme ve müşteriye verilen hizmette değişiklikler getirirken şirketin maliyetlerini yönetmek için de çok önemli bir gündem bizi bekliyor. İş yapış şekillerinde değişim ile sağlanan tasarruf ve otomatizasyon imkanları, enerji veri yönetimi çözümleri ile sağlanan tüketim azaltma, tamamen kağıtsız iş akışları yeni nesil maliyet yönetimine iyi örnekler. Vodafone olarak 25 yıllık tecrübeyle, 50’yi aşkın ülkede 55 milyondan fazla nesneye hayat veriyoruz.”