Gayrimenkul sektöründe 8 Eylül 2016’da başlayan ve 150 metrekarenin üzerindeki konutlar için yüzde 18 olan KDV oranının yüzde 8’e düşürülmesi uygulaması bugün itibarıyla sona eriyor. Sektör temsilcileri, KDV düzenlemesinin geride kalmasıyla sektördeki hareketliliğin ve satışların azalacağı beklentisi taşıyor.

Ayrıca, tapu işlemleri üzerinden binde 20 oranında alınan tapu harcı, konut ve işyerleri için 30 Eylül’e kadar binde 15 olarak belirlenen oran da ekim ayından itibaren eski haline dönecek.

Makro İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Uyan, yaşanan gelişmeler sonucu alınan KDV indirimi kararının, devletin inşaat sektörüne desteğini gösteren iyi niyetli bir adım olduğunu anımsatarak, “Bu uygulama sayesinde konut alıcıları daha düşük fiyatlarla konut alma şansı yakaladı. İnsanların yeme,giyinme,barınma ihtiyaçları en temel ve vazgeçilmez ihtiyaçlarıdır. Yatırım amacı taşımadan, sadece oturum amacıyla kendine ilk evini alacak vatandaşa KDV mutlaka yüzde 1’de tutulmalıdır. Kademeli olarak ikinci ve üçüncü ev alımlarında bu oran artırılabilir.” diye konuştu.

Bütün bu düzenlemelerin en kısa zamanda yapılması ve düzenlemeler yapılıncaya kadar olan süreçte de zor bir dönemden geçen sektöre yapılan mevcut teşviklerin uzatılması gerektiğine dikkati çeken Uyan, “30 Eylül sonrası 150 metrekare üzeri konutlarda fiyatlarda vergi dolayısıyla bir artış gerçekleşecektir. Sektör bir süre daha fiyat artışı yapmamaya gayret edebilir belki ama gelinen noktada konut üreticileri vergilerden ve inşaat maliyetlerinden kaynaklanan biriken artışı fiyatlara yansıtmadan uzun süre dayanamaz. Konut almak isteyenler elini çabuk tutmalı. Konut fiyatlarında sadece KDV ve inşaat maliyetindeki artıştan kaynaklı yüzde 15 gibi bir artış olacağını öngörmek mümkün.” değerlendirmesinde bulundu.

– “Konut fiyatları bir miktar artabilir”

Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir 1 yıldır devam eden KDV indiriminin, 150 metrenin üzeri ve yüzde 18 kapsamında olan tüm bölgelerdeki satışlarda ciddi bir şekilde etki gösterdiğini belirterek, “KDV indiriminin sona ermesiyle beraber konut fiyatlarında oluşacak yüzde 10’luk fark nedeniyle satışlarda otomatik olarak bir düşüş olacaktır.” dedi.

KDV indiriminin yanı sıra damga vergisi ve diğer vergi unsurlarında da yapılan indirimle beraber her ay önceki senelere oranla rekor satışlar yaşandığını anımsatan Demir, “KDV indiriminin sona ermesiyle beraber bu sıkıntılarımız devam edecektir. Dileğimiz bunun bir süre daha uzatılmasıdır.” dedi.

Demir, Türkiye’de ekonominin en büyük çekim gücüne sahip olan gayrimenkul ve inşaat sektörünün, her dönem cazibesini koruduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

“Özellikle içerisinde bulunduğumuz tanıtım döneminde sektör oyuncularının düzenlediği kampanya ve pazarlama faaliyetleri yatırımcıları aktif pozisyona geçiriyor. Tanıtım ve kampanyaların da etkisiyle, sene sonuna kadar giderek artan bir hareketlilik bekliyoruz. Konut fiyatlarındaki artışta, inşaatta kullanılan malzemeler ve arsa maliyetleri çok etkili oluyor. Demir, çelik, çimento başta olmak üzere konut üretimi için kullanılan malzemelerdeki fiyat değişikliği, ister istemez konut fiyatlarına da yansıyor. Diğer taraftan inşaatta kullanılan malzemelerin birçoğunu Döviz üzerinden hesapladığımızdan dolayı Dövizdeki dalgalanmalar, Merkez Bankası’nın belirlediği faiz oranı da ister istemez fiyatlar üzerinde etkileyici oluyor. Önümüzdeki dönemde bu kalemlerde yaşanan artış, şüphesiz ki konut fiyatlarını bir miktar artırabilir.”

– “Konut satışları, büyük illerin dışında da hareketli”

Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ferdi Erdoğan da geçen yıl eylül ayından itibaren başlayan kampanyalara ek olarak KDV indirimleri, konut kredi faizlerinin yüzde 1’e çekilmesi ve harçlardaki indirimlerin, sektörde yaşanan olumsuz etkilerin azalmasını ve sektörün yeniden canlanmasını sağladığını söyledi.

Erdoğan, 8 Eylül 2016’da başlayan ve 30 Eylül 2017’de sona eren KDV indirimi uygulamasının, konut sektöründeki stokların önemli ölçüde erimesinde etkili olduğunu dile getirerek, “Tapu harçlarındaki indirimler gayrimenkul sektöründe canlılık sağlarken, tüketicilerin satın almalarında, KDV indirimi ile birlikte fiyatlarda yüzde 9-10 gerileme oluşturdu. Aynı dönemde sektör tarafından uygulanan fiyat indirimi ve ödeme kolaylıklarını kapsayan kampanyaların etkisi ise artık en düşük seviyeye indi. Konut kredilerinde, düşük kredi faizleri de giderek azalma gösterdi.” şeklinde konuştu.

Türkiye’de inşaat sektörünün yanı sıra ekonomiye yönelik diğer desteklerin de kademeli olarak azaltılmasının beklendiğini aktaran Erdoğan, KDV ve harçlardaki indirimlerin sürmesinin, ilave olarak ofisler ve perakende binaları gibi ticari alanlarda uygulanan KDV oranının yüzde 8’e indirilmesi ile inşaatlardaki arsalar üzerinde yer alan yüzde 18 KDV’nin de yüzde 1’e indirilmesi gibi sektörün talep ve beklentilerinin bulunduğunu vurguladı.

Erdoğan, bu desteklerin artık devam etmemesinin, sektördeki iş aktivitesi açısından önemli ölçüde belirleyici olduğunu kaydederek, “İlk el konut satışı gerçekleştirilen 15 il içinde İstanbul’daki satış artışındaki durağanlaşmaya dikkati çekmek isterim. Ankara ve İzmir’deki artışlar İstanbul’daki artışın üzerinde gerçekleşti. İlk 7 ayda, yeni konut satışı en çok Bursa, Kocaeli ve Adana’da oldu. Yani diyebiliriz ki yeni konut satışları, büyük illerin dışında da hareketli geçiyor. Bu da genel anlamda sektörümüz adına olumlu bir gelişme.” değerlendirmesinde bulundu.